İmam Tahâvi (Kısa Terceme-i Hâl)

Tam ismi Ebû Ca‘fer Ahmed b. Muhammed b. Selâme el-Ezdî el-Hacrî el-Mısrî et-Tahâvî. Doğum tarihi konusunda ihtilaflar bulunmaktadır. Hicri 229, 236, 238 ve 239 tarihleri zikredilmekle beraber en makul tarih, talebesi İbn Yunus’un hocası Tahavî’den aktarımla naklettiği 10 Rebiülevvel h.239/m.853 senesidir.[1] Mısır’ın güneyinde Aşağı Said bölgesinde Nil nehrinin batısındaki Eş-mûnin’e bağlı Tahâ köyünde doğdu. Tahavî’nin yaşadığı dönemde Mısır, Abbasi halifeliğine bağlı bulunmaktaydı ve hilafet merkezi Bağdattı. Doğduğu yere nispetle Tahâvi olarak bazen de Mısır’a nispetle Mısrî olarak anılmıştır.

Nesep yönünden araştırıldığında baba tarafından Ezd kabilesine, anne tarafından ise Müzeyyine kabilesine bağlıdır. Dedesi orduda kumandalık yapmış, babası ise şiir ve edebiyatla meşgul olmuştur. Annesi İmam Şafii’nin bayan talebeleri arasında yer almıştır. Dayısı Mûzeni (h.264/m.877) ise İmam Şafii’nin kıymetli talebelerindendir. Hocaları arasında babası ve ilk hocası Ahmed b. Selâme[2], Ebu Zekeriyya Yahya b. Muhammed b. Amrûs, Musa b. İsa, Mûzeni, Ebu İmran el-Bağdadi, Ebu Hazim Abdulhamid b. Abdulaziz, Harun b. Said el-Eylî, Bekkar b. Kuteybe bulunmaktadır. Büyük hanefi fakih Kerhî ile bir araya geldikleride bilinmektedir.[3] Üç yüz kadar hadisçiden hadis naklettiği onunla ilgili bilgiler arasındadır.[4] Hocalarının pek çoğu Tahavî’yi medh-ü senâ etmiştir. Mısırlılardan İbn Yûnus: “sikadır, fakihdir, alimdir; O’nun gibi bir ilim adamı daha gelmedi.” demiştir.[5] Tahavî seyyide bir bayan ile evlenmiş ve bu evlilikten Ali isminde bir evladı olmuştur.[6] Tahavî’nin talebeleri arasında Abdillah el-Haşşâb, yusuf el-Kâsım el-Meyancî, Ali el-Mukrî, Eyyûb et-Taberânî ve Muhammed b. el-Muzfir en meşhur olanlarıdır.

İlmî kültürü bulunan bir ailede dünyaya gelmiş olmanın nasibinden fazlasıyla istifade eden Tahavî hadis, tefsir, fıkıh ve akaid alanlarında derinleşmiştir. Nitekim İmam Zehebi ve İbn-i Kesir ondan bahsederken “fakihtir, muhaddistir, hafızdır, büyük İslam alimlerinden biridir.” ifadeleri ile bu durumu ortaya koymuşlardır.[7] İlk dönemlerinde Şafi mezhebine mensup olduğu fakat daha sonra hanefi mezhebine geçtiği bilinmekte bu değişimi de hocası ve dayısı olan Mûzeni’nin hanefi kaynaklarından istifade ettiğini gözlemesiyle irtibatlandırılmaktadır. Mezhep değişikliği için o önemde hanefi mezhebine fazlaca saldırıda bulunulduğu da iddia edilmişsede savunma amacıyla ilişkilendirilen bu görüş muteber değildir. Hanefi mezhebine intisabından sonra Tahavî Mısır’ın ilk Mısırlı Hanefi alimi olmuştur. Ailesi önceden Divanü’l-Cünd[8]’deydi lakin halifeye karşı bir isyana katılmaları sebebiyle görevlerine son verildi. Tahavî’nin ailesi bu durumun neticesi olarak ilme yönelmiş oldu.[9]

Otuzlu yaşlarının başında kıymetli bir ilmî mertebeye ulaşan Tahavî, Ahmed b. Tolun[10]’un sevgi ve takdirini kazanmıştır.[11] İlmini pratiktede işleten bir alim olarak Tahavî kadılara katiplik ve yardımcılık görevleri yapmıştır. Kendisine de kadılık mevkiî teklif edildiysede o bu makamı kabul etmemiş ve hayatına telif ve talebe yetiştirmekle devam etmiştir.[12] Fıkıh ilminde tabakat kitaplarındaki tasnifte ikinci kıdemede ‘mezhepte müctehid’ olarak anılmıştır.[13] Hadis bilgini olmasından dolayı çok fazla sayıda istifade ettiği bilinmektedir. Hatta Abdulkadir el-Kuraşi, el-Aynî, Kandehlevî ve Zâhid el-Kevserî Tahavî’nin hocaları ile ilgili müstakil eser yazanlardandır.[14] Birçok alanda hakimiyeti bulunan Tahavî’nin bu sahalara dair otuz civarında eseri bulunduğu nakledilmektedir. Bu eserlerden en meşhurları; Ebu Hanife, İmam Muhammed ve imam Yusuf’un itikad konusundaki görüşlerini topladığı ve ümmetin asırlar boyu en çok teveccüh gösterdiği akaid kitaplarından el-Akidetü’l-Tahaviyye,  hadis alanında Meani’l-Âsar, yine hadis alanında Müşkülü’l-Âsar ve tefsir üzerine Ahkâmu’l-Kur’an ismindeki mirası bilinen kitaplarıdır. Tahavî uzun ve bereketli bir ömrün ardından ardında pek çok talebe ve eser bırakarak, 82 yaşında h.321/m.982 tarihinde Mısır’da Kahirede vefat etmiştir. Mezarı Karâfe kabristanındadır.[15]

 –Cenabı Hak kendisinden razı olsun


Dipnotlar

[1] Davut İltaş – DİA, ‘Tahâvi’ maddesi, c. 39, syf. 385
[2] Humeyyis, Muhammed b. – Tahavî şerhi, syf. 13
[3] İbnu’l Murtaza, Syf. 130
[4] Davut İltaş – DİA, a.g.md, c. 39, syf. 385
[5] Humeyyis, Muhammed b. – a.g.e, syf. 13
[6] İşler, Emrullah – Tahavî ve Ahkâmu’l Kur’an’ı, syf. 10
[7] Humeyyis, Muhammed b. – a.g.e, syf. 13
[8] Divanü’l-Cünd: İslam devletlerinde askeri işlere bakam birimdir.
[9] Soyarslan, Zeynep – Tahavî ve Cassas örnekliğinde iki Hanefi ahkam tefsirinin mukayesesi, syf. 18
[10] Ahmed b. Tolun: Ebü’l-Abbas Ahmed b. Tolun, Tolunoğulları hanedanının kurucusudur. İslami ilimlere vukufiyeti olan, Bağdat doğumlu, dirayetli bir idarecidir.
[11] Akbaş, Bahattin – Ebu Ca’fer et-Tahavî’nin hadis kültüründeki yeri, syf. 28
[12] İşler, Emrullah – a.g.e, syf. 31-32
[13] Tahavî – Ahkâmu’l-Kur’an, çev. Mustafa Genç, c. 1, syf. 11
[14] Karadut, Ahmet – Kelam tarihinde Tahavî ve akide risalesi, syf. 26
[15] Sem’ânî – el-Ensâb, c. 4, syf. 53

Melikşah Sezen
Muhasebe ve Finansman öğrt. ile İlahiyat fakülteleri okudu. Bunun haricinde muhtelif hocalardan akaid, kelam ve mantık dersleri aldı.