Din-i Mübin-i İslâm’ı tebliğ* vazifesi ile gönderilmiş Hz. Paygamber (sallallahualeyhivesellem) aynı zamanda Kur’an’ın ifadesi ile ** “tebyin” (açıklama) ile de görevlendirilmiştir. Edille-i Şerriye’de*** Kuran’dan sonraki başvuru kaynağı olan “Sünnet” kavramının talluk ettiği en geniş alan Hadis-i Şeriflerdir.
İslâm’ın hakkıyla idrak edilmesinde böylesine ehemmiyeti haiz olan Sünnet (Hadis)’in anlaşılmasında hiç şüphesiz bir “usul” gereklidir. İlk dönemlerde sistemleşmiş bir şekilde yer almış olmasa da Sahabe ve sonraki ilk dönem müslümanlarının hassasiyeti usul ilminin temelini oluşturduğu söylenebilir. Sonraki dönemlerde istismarın önüne geçilmesi bakımından hayati önem arzeden sistemleşmiş bir “usul ilmi” vücud bulmuştur. Fıkıh, tefsir, akaid, kelam ilimlerinde de aynı derecede mühim bir yeri olan usul ilmine dair ilk dönemlerden itibaren çok fazla eser yazılmıştır. Bir kısmı hadis külliyatlarının başında yer almış, bir kısmı da müstakilen telif edilmiş, bunların belki bir kısmı da Türkçe’ye tercüme edilmiştir.
Türkçe kaynaklar arasında da yine usul ilmine dair eser bulunabilir. Bunlardan birisi de hakkında malumat arzetmeyi dilediğimiz Prof. Dr. İsmail Lütfi Çakan Hoca‘nın “Hadis Usulü” isimli eseridir. Müellif eserin yazılış amacını şöyle ifade ediyor :
“… fakülte öğrencilerine Hadis Usûlü’nün pratik meselelerini -detaya inmeden- kavratacak bir uygulama gerekmektedir. Dilimizde yayınlanmış bulunan Hadis Usûlü kitaplarının hiç biri böyle bir program imkanına göre hazırlanmış değildir. Bu sebeple biz, birkaç yıllık tecrübemize dayanarak bu ihtiyacı karşılamak üzere Hadis Usûlü adlı eserimizi kaleme aldık. “
Müellifin eserini kıymetli kılan hususiyetlerden birisi hiç şüphesiz ifade edildiği gibi temel seviyede usul ilmine vakıf olmak isteyenlere yönelik Oluşudur. Bununla birlikte hiçte azımsanmayacak seviyeDE malumat veriyor olması daha geniş kitlelerin istifade etmesini sağlıyor.
Kitabın bölümleri hakkında kısaca malumata geçmeden önce şunu ifade edelim, yukarıda ifade etmeye çalıştığımız hedefe ulaşmasında en büyük amil “tablolar”dır. Müellif, ıstılahları açıklarken her bölümde bir tablo aracılığı ile kavramları ve kavramlar arasındaki ilişkiyi göstermiş. Bu sayede ıstılahta kıymet arzeden iki kavram arasındaki münasebetin tesbiti daha kolay sağlanmış.
Yazıyı fazla uzatmadan üst başlıklar hakkında kısa malumatlara geçelim :
Giriş bölümünde Hadis Usulünün Doğuşu ve Kaynakları üst başlığı ile Hadis Usulü’nün ne demek olduğu ve sistemleşme sürecine değinmiş müellif. Ardından bu sistemleşme sürecinin bir parçası olarak Mütekaddimun (ilk dönem) usul kitapları ile Muteahhirun (sonraki dönem) usul kaynakları hakkında izahatta bulunmuş. Türkiye’de bu sahada yapılan çalışmalar hakkında da bilgilendirmeyi ihmal etmemiş. Türkçe kaynaklar hakkında malumat verilmiş.
Girişin ardından Birinci Bölüm olarak Hadis ve Sünnet Kavramları üst başlığı yer alıyor. Bu başlıkta sünnet ile hadis arasındaki teknik farkın kısaca izahından sonra Hadis-i Şerif’in yapısal parçalarını, sened ve metin kavramlarını ve bunların ehemmiyetini izaha girişmiş. Bu bölümde verilen bilgilerin üzerinden Hadis’in dindeki yerine atıf yapılmış, önemi vurgulanmış.
İkinci Bölüm artık Hadis-i Şerif’lerin aktarım sürecine giriş olarak Rivayet üst başlığı ile yerini almış. Rivayet adabı, öğrenme yolları (sema’, kıraat, icazet, kitabet vb. ) hoca talebe ilişkileri, rivayet çeşitleri (lafzen, manen) ve bu rivayetlerin eser halini alış süreci anlatılmış. Bu anlamda oluşan eserlerin ayrımına dair malumat verilmiş..
Üçüncü Bölüm : Ravi Hadis ilminin özellikle cerh-tadil sahasının taalluk ettiği en önemli unsur şüphesiz ravilerdir. Ravilerin vasıfları, ravilerde aranan özellikler, ravilerin cerh ve tadiline dair teknik bilgiler bu bölümde verilmiş.
Dördüncü Bölüm, Merviy adını almış. Bu bölüm usulsüzlüğün götürdüğü bataklık açısından en fazla ehemmiyeti haiz bölümlerden birini oluşturuyor şüphesiz. Günümüzde zayıftır, mevzudur, ravisi bozuk, senedi arızalıdır gibi yaftalarla -usulsüzlüğün bir sonucu olarak- hatanın en çok yaşandığı meselelerin izahına bu bölümünde girişilmiş, teknik malumat tüm ayrıntıları ile burada verilmiş. Bu sınıflandırmalar, raviler açısından, senet açısından, sıhhat açısından, başka hadislerle tearuzu açısından ara başlıkları ile incelenmiş. Alt başlıklarla derin izahlara girişilmiş..
Beşinci Bölüm olarak Uydurma Hadis (hadis diye uydurulmuş sözler) mevuzusu seçilmiş.. Uydurulmuş hadisler hakkında teknik malumat verilip, bunların tesbiti için izlenecek yollar anlatılmış..
Son bölüm olarak Altıncı Bölüm, Hadis Okuma ve Okutma Uygulamaları konu edinilmiş. MesElenin izahından sonra bir uygulama ile kitap nihate ulaşmış. Uygulamada kitabın başından sonuna anlatılmaya çalışılan ilmi mesele pratize edilmiş, seçilen bir hadis üzerinden metni, senedi, ravisi, sıhhati incelEnip hükme varılmış.
İFAV kitaplığı arasında çok kıymetli bir yere sahip, alanında hizmetleri ve dirayetli duruşu ile tanınmış bir müellif tarafından telif olunmuş bu eser usul ilimlerine giriş için şüphesiz önem arz ediyor. Tercüme hadis külliyatı okumanın, -meal okumak kadar olmasa da- yaygınlaştğı bu dönemde bir kısım sapmalardan ve peşin hükümlerden kurtulmak, bu sapmalara maruz kalanların tesirine kapılmamak adına kütüphanelerde yerini almasını temenni edeceğimiz bir kitap..
Saygılarımla
Salih Kartal
12.08.2014
* 5/Maide-67 : Ey şanlı Peygamber, sana Rabbinden her indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan onun elçiliğini yerine getirmemiş olursun.
** 16/Nahl-44 : Onları açık mucizelerle ve kitaplarla göndermiştik. Sana da bu Kur’an’ı indirdik, insanlara kendilerine indirileni anlatasın diye. Belki düşünürler.
*** Bir hükmün dayanağı, ya da hükme varmak için istidlal edinilen şey anlamındaki edile-i şerriye dörttür. Sırasıyla : Kur’an, Sünnet, İcma ve Kıyas
Cevapla